Yüksek İnsani Değerler Ödülleri - Üsküdar Üniversitesi
İnsanî Değerlerin Yeniden İnşâsı
İnsan ‘Varoluşu sorgulayan, hayatın anlamını arayan, teselli ihtiyacı taşıyan’ sosyal bir varlıktır.
İnsanı diğer canlılardan ayıran değerleridir “İnsanî Değerler”…
“Yüksek İnsani Değerler” hem bireye hem de topluma fayda sağlayarak, ’üreten, onurlu ve erdemli’ insan modeli için en önemli kılavuzdur…
Ben yerine biz farkındalığı,
Egoizm yerine takım şuuru,
Bireysel fayda yerine toplumsal fayda bilinci...
Toplumun ruh sağlığı ve bireyin iyilik hali için önemlidir…
Kişinin en iyi tarafını ortaya çıkarmak, topluma faydalı ve iyi örnek olmak, iyi insan ve iyi bir toplum için gereklidir…
Hayatı sadece materyal olarak değerlendirmek yerine insana özgü kültürel ögeleri erdemli bir şekilde yaşatabilme becerisidir…
İyi insan olabilmek, başarılı toplumlar için en büyük hazinedir…
Değerler, insanların toplum olarak bir arada yaşamasına, birlikte hareket etmesine olanak sağlar; birlik ve beraberliği güçlendirir.
Çocukluktan itibaren insanı insan yapan değerlerin öğrenilmesi, topluma erdemli bireyler kazandırılması için önemlidir…
Aile, bu değerlerin kazanılacağı en temel kurumdur. “İnsani Değerler” in kişiden başlayarak topluma yayılmasında ve bu değerlerin pekiştirilmesinde en etkili kurumlar okullardır…
'Güzel İnsan Modeli' oluşturmak adına toplumun geneli tarafından ortak kavramlar olarak kabul edilen bu değerler, bir anlamda mutluluğun standartlarıdır.
24 Altın Değer
Adalet:. Adalet yalnızca mahkeme duvarında yazılan cezai bir kavram değildir. Bir duruma, olaya, kişiye veya herhangi bir canlıya sergilenen en iyi davranış modelidir. İnsanın herhangi bir durum karşısında olayın yanlışlığı ya da doğruluğu ile ilgili gösterdiği felsefi tavırdır…
Dürüstlük: Dürüstlük, her şeyde ve her yerde doğru olma halidir. Doğrudan aç, eğriden tok görmedim demiş atalarımız. Daima hakkın ve haklının yanında, haksızlık ve haksızın karşısında yer almaktır.
Azeri Atasözü şöyle der: Az yiyerem hekimle işim olmaz, Düz giderem hâkimle işim olmaz
Şeffaflık: Açıklık ve Şeffaflık kendine olan güvenin göstergesidir. Güven kültürünü oluşturmak için bir araçtır. Kişiyi sahici kılar…
Cesaret: Bir konuda muhtemel riskleri göze alabilme becerisidir. Rasyonel kurallar bünyesinde insanı başarıya götürür. Gereksiz güç gösterisi değildir. Tehlike karşısında aklı kullanmaktır. Hem kişisel hem de sosyal hayatta başarının, üretkenliğin anahtarıdır.
Şefkat ve Merhamet: Zor durumda olana, muhtaç olana yardım etme destek olma çabasıdır. Bu duygu sevgi ile kardeştir. İç huzuru getirir, başkalarına örnek olunmasını sağlar…
Empati ve Sorumluluk: Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesidir. Sorumlu davranış; Diğer insanlara saygı göstermeyi, sınırlarını bilmeyi, dürüst davranmayı, kontrollü davranmayı ve öz saygıyı içerir. Zaman içinde gelişen, duygu, düşünce ve davranışlarımızla ortaya koyduğumuz bir beceridir.
Güven ve Sadakat: Güvenli alan hissi uyandıran değerdir. Kişiye ve çevresine sığınacak liman duygusu yaşatan davranış modelidir.
Utanma: Utanma duygusundan yoksunluk saygısızlığı ve duyarsızlığı artırır. Utanma duygusu kişinin öz denetim mekanizmasıdır. Yüzü kızaran insan başkasına kötülük yapmaz…
Alçakgönüllülük: Karşısındakine saygı duyma ve eşitlik tanıma bilgisidir. Empati, merhamet, sevgi, yardımseverlik gibi pek çok duygunun ortak sesidir.
Yardımlaşma: İnsanoğlu eşi, dostu, arkadaşları, çevresi ile bir bütündür. Yardımlaşma ve dayanışma zayıf, güçsüz, hasta, çocuk, ihtiyar gibi dezavantajlı fertlerin korkusunu giderir, teselli, huzur ve aidiyet hissettirir.
Helalleşme: Herhangi bir menfaat olmadan kul hakkına dayanan ve karşılıklı rızayı ifade eden bir değerdir. Helallik kavramının yaşatılması düşmanlık duygusunu zayıflatır. Sosyal travmaların ilacıdır.
Selamlaşma: İnsan ilişkilerinde güven ve dostluk mesajını içeren değerdir. Sosyal sermayedir.
İçtenlik: İnsanlar arasında güven tesis eden gizli bir enerji barındırır. İnsanları birbirine bağlar. Kişiye değer katar.
Bağışlama: Kişiye özgürlük getirir, travma yükünü söküp atar. Kin ve düşmanlığı giderir. ‘Artık benden kötülük bekleme’ demektir.
Cömertlik: Herhangi bir beklenti olmaksızın ilişkileri güçlendiren sosyal duyguları geliştiren bir değerdir. Sessiz iyilikler insanda ihsana kulluk etme duygusu uyandırır hayranlığı artırır.
Fedakârlık: İnsanın sahip olduğu veya olacağı bir şeyden, hiçbir çıkarı olmadığı halde başkası için vazgeçmesidir. İnsanın kendini eğitmesi için bir fırsattır. Sağlam bir kişiliğin göstergesidir ve bencilliğin ilacıdır.
Minnettarlık: Kişinin sahip olduklarının ve ona sunulanların kıymetini bilmesidir. Açgözlülüğün ilacı esenlik hissinin ve bereketin başlangıcıdır.
Çoğulculuk: Sadece insanı değil doğayı ve doğadaki tüm varlıkları kapsayan, bencilliği ortadan kaldıran bir değerdir. Can taşıyan her şeye saygılı olmayı bilme kabiliyetidir. Demokratik bir değerdir.
Katılımcılık: Bir topluluğu oluşturanların duygu, düşünce ve ortak çıkarlarda birbirlerine karşılıklı bağlanmasıdır. Toplumsal dayanışmaysa toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesi ve birlikte hareket etmesidir. Sosyal bağları güçlendirir. Demokratik bir değerdir.
Özgürlükçülük: Kişinin arzu ettiği şeyleri genel kurallara uygun olarak yapabilme hakkıdır. Yetenekler fırsat verildiği zaman kendilerini geliştirme imkânı bulabilir. Özgürlüğün olmadığı ortamlarda yetenekler körelir. Demokratik bir değerdir.
Hesap Verebilirlik: Özeleştiri yapabilme ve özdenetimini sağlayabilme halidir. Sorumluluk duygusu ile beraber, iyi, kötü, doğru ve yanlış kavramlarını anlama ve doğruya yönelme halidir.
Uzlaşmacılık: Karşılıklı saygı ve sevgi çerçevesinde birlikte hareket etme becerisidir. İyi nesiller yetişmesini ve takım ruhu oluşturmasını sağlar. ‘Aynı gemideyiz duygusu’ uyandırır geleceğini güvende hissettirir.
Yenilikçilik: Yenilikçilik keşfetmeye imkân tanır. Özgüveni artırır, kişinin duygusal zekâsını geliştirir. Farklı bakış açısı kazandırır.
Vefa: Sadece İstanbul’da bir semt ismi değildir. Size yapılan özverileri ve güzellikleri unutmayıp, gereklerini yerine getirmektir. İnsanı güvenilir yapar.
Günümüz toplumunda maalesef bu “Değerler” erozyona uğramış ve gölgede kalıyor…
Oysa ‘Değerlere ihtiyacımız yok, Kadîm kültüre borcumuz yok’ diyen modernite iyilikleri gölgeledi, toplumları değiştirdi, serbest kalan kötülükler, sosyal yozlaşma ve kuralsızlık getirdi…
Bireysel huzur, toplumsal barış ve küresel denge insanî değerleri yeniden inşa etmekle mümkün olacak...
Üsküdar Üniversitesi özünde “24 Altın İnsanî Değeri” barındıran “Yüksek İnsanî Değerler Ödülleri”ni topluma kazandırıyor.
Bu değerlerin gelişimine katkıda bulunmak amacıyla örnek kişileri ödüllendiriyor…